• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

as

as

Edat olarak kullanıldığı zaman as sözcüğü olarak anlamını verir.

 

I came here as an applicant.

Bir aday olarak buraya geldim.


Speaking as a politician, I'm not in favour of this reform.

Bir politikacı olarak konuşmak gerekirse bu reformdan yana değilim.


His talents as a tactician were soon recognized.

Bir taktisyen olarak yeteneklerinin kısa sürede farkına varıldı.


As sözcüğü bağlaç olarak kullanıldığı, yani kendisini bir cümlecik izlediği zaman çeşitli anlamlara gelir.


a)  gibi


He speaks as his father does.

Babasının konuştuğu gibi konuşuyor.


Why don't you do as I say?

Niye söylediğim gibi yapmıyorsun?


As I wrote in my last letter, I'll change my job.

Son mektubumda yazdığım gibi işimi değiştireceğim.

 

b) -dığı için


As I didn't have an umbrella I got wet.

Şemsiyem olmadığı için ıslandım.


I won't work here any more as they don't give me a rise.

Bana zam yapmadıkları için artık burada çalışmayacağım.


c) iken

 

I saw her as she was getting off the train.

Onu trenden inerken gördüm.


He came in while we were having dinner.

Biz akşam yemeğini yiyorken içeri girdi.