• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

as ... as

as ... as

as ... as =... kadar

 

Bu kalıbın boşluğuna sıfat, belirteç veya isim girebilir. Olumsuzda as ... as'in yerini so ...as alabilir.


1.  as adjective as


Politicians aren't as honest as they should be.

Politikacılar olmaları gerektiği kadar dürüst değiller.


2.  as adverb as


He doesn't drive as dangerously as he used to.

Eskiden olduğu kadar tehlikeli sürmüyor.


3. as much/many as


Thin people don't need exercise as much as fat people do. 

Zayıf kişiler şişmanlar kadar çok egzersize gereksinim duymaz.


You can take as many as you want. 

İstediğin kadar çok alabilirsin.

 

4. as much/many + noun as


I didn't drink as much wine as he did.

Ben onun kadar çok şarap içmedim.


I haven't got as many friends as he has.

Benim onun kadar çok arkadaşım yok.